Anlayabilmek

Anlayabilmek

Anlayabilmek  anlaşılabilmek bir çırpıda yazılıp söylenebilen ama bir o kadar mana da derin, uygulaması zor iki kelime…
‘Söz söylemek irfan ister anlamak insan’ diyen Fuzuli, ‘anlaşılmak nimet anlayacak insanla karşılaşmak ise kocaman bir kısmet’ diyen Şirazi bu cümleleri kurar iken boşa kurmamışlardır aslında.

Ne kadar anlatırsan anlat anlattıkların karşındakinin anlayacağı kadardır derler ya hani işte bu cümle milyon kere kesinliği kanıtlanmış yegane bir cümledir. Bu denli önemlidir hem anlayabilmek hem de anlaşılabilmek…
Beni hiç anlamadın, anlamayacaksın da diyor Bedirhan Gökçe. Bazen gerçekten anlaşılmayız. Kendimizi ne kadar iyi ifade edersek edelim söylenenler sözden öteye geçemez, kalbe işlemez, haykırıp bağırıp çağırsak dahi inandıramayız, anlatamayız kendimizi.

İşte o an belki de en çaresiz olduğumuz andır. Sadece sizin hissettiğiniz, başkasına anlatamadığınız o hislerle başbaşa kalırsınız. Anlaşılmamak mıdır sorun yoksa anlatamamak mıdır? Ne diyor Orhan Veli;

‘Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum…

Anlayabilmek

Bazen çok seversiniz öyle çok seversiniz ki bir ilktir sizin için bu sevgi. İliklerinize kadar hissedersiniz, kalp yanar göze nakşeder ilmek ilmek her bir hissini, göz kaldıramaz yaş olur sele çevirir gözden tekrar kalbe düşer her bir damlası ile aşk…

Duymazsınız, görmezsiniz ama öyle bir hissedersiniz ki hissettiğinizin çeyreği kadar dahi anlatabilse idiniz o destan dedikleri uzun uzun sayfalar oluşturdu, o Ferhat dedikleri Şirin dedikleri karakterlere dönüştürdü…

Ama anlatamazsınız hatta belki inandıramazsınız kalpteki o müthiş hissiyat dile düşemez düşse de yetemez. Sadece dersiniz ki bir saniye olsa dahi al kalbimi koy kalbinin yerine o hissi taşıyabilirsen eyvallah…

Anlayabilmek

Anlayabilmek

İşte öyle çok seversiniz ama anlatamazsınız, anlaşılmazsınız….
Bazen çok sevilirsiniz öyle çok sevilirsiniz ki inanmak güç olur acabalar belirir her daim zihinde. Her an sevgisini bastıra bastıra gösterir size o karşıdaki bazen sevgisinin altında ezilir bazen ya nasıl olur dersiniz görmedi ki duymadı ki… Bazen öyle kapılırsınız ki onun o aşkına bazen de sonu yok ya üzersem dersiniz üzmemek için çabalarınız  ama yanlış anlaşılırsınız. Üzmek istemez iken belki de daha çok üzersiniz. O öyle bir sevgidir ki sırtınıza biner, korku kaplar aklınız sadece onun o narin canı üzülmesine gider. O üzülmesin….

Ne anlatabilirsiniz ne de anlaşılabilir….
Beni hiç anlamadın anlamayacaksın da cümlesi her iki dilde de dolaşır.. Seven midir anlatamayan yoksa sevilen midir anlaşılmayan. Seven midir anlamayan yoksa sevilen midir anlatamayan… Meçhul bu iki kelime arasında gider gelir aşk…

Anlayabilen ve anlaşılabilen insan olmak duası ile…
Kalbimin yegane sahibi. Seni çok seviyorum bir o kadar da anlıyorum. Şüphen olmasın…

Anlayabilmek

Anlayabilmek

Bir önceki yazımda « makalem ilgini çekebilir. Okumak istermisin ?
yorum yok
832 okuma
12 Mart, 2019
Liva
Liva

Site web editörü olan admin makale yazarlığı yapar. Site web editörü olan admin makale yazarlığı yapar. Site web editörü olan admin.


Yorumlar



Bir Yorum Yazmak İstermisiniz ?